cOğRaFyA

   Tatlı rüyalar danışıklı dönüşler, kerameti kendinde sanan ezikler ve yağmacı ruhlu gezginler, dünyada size kurulan sofra başka kimselere kurulmadı. Denemek bedavaydı, bazen pazardan geldiğimde torbadan çıkan, bir kaçı küçük ve solgun görünen ve bazıları da çürümeye yüz tutmuş kırmızı birer elmaydı. Dürüstlüğünü kaybeden bir toplumda elma olmak onu satın alıpta yemek isteyene haramdı. Diğer toplumlar belki sadece sırf bu yüzden bizden ilerideler diye düşünüyorum, hele hele ben müslümanım deyip eliyle arkasına sakladığı kazığı gizlemeye çalışanlar, iyi bir evlat yetiştirirken sabırlı olmayanlar, onun paraya olan düşkünlüğü dürüstlüğü zayıflık sanacak kadar acizdi, denemeden bilemeyiz, fazla güvenmekten bahseden yok size yeterince ve temkinli güvenmekten söz ediyorum. Akla zarar geliyorsa, kalbe çelme atılmışsa, yüzünüze çapılıp gitmişse tüm kapılar, burası doğru insanlar için doğru bir coğrafya olmadı hiç bir zaman, işte şimdi bu ülkeyi terk edip kaçıp gidenlere bir kez daha hak veriyorum.

Bayır

  Susarsam derin bir dinginlikte olur sözlerim, gri bulutların ardına saklanan güneşten kaçarım yaz günleri. Sohbete dalarım nefesimi tutarak yoktur başka bir eşi benzeri, dost dediğin arkadaş dediğin bir gönül kırıklığındaki hayalet gibi sancılı ve yaralı bir gemi gibi batmakta ağır ağır, her dem vurgundan farksız, her mana, bir şiir satırına geri dön komutu veren o hatıralar zinciri gibi. Çoktan pes edenlerin çalınmış olur vakti, iki sela arasında dizginlenemeyen ölümle hayat gibi bende gidiyorum ayaklarım geri geri. Sorma sana aklımdakileri bir çırpıda söyleyemem, çünkülerim en gerçekçi en yabancı komedi filmine atıfta bulunur gibi, ben ağlarken onlar bana güldüyse vardır bu işte bir hayır, bildiğim şeylerin her anından nefret ettim. Yol biraz düzse biraz bayır.

Reçine

  Bir rüzgar şeffaftır birde ağzımızdan çıktıktan sonra yok olan kelimeler. Duygular başka boyutların ince narin kapılarıdır çatırdar, gevşer ya da çok ses çıkarırsa bilin ki artık onu terk etme zamanınız gelmiştir, yenile yenile yenilendik bu tadına doyulmaz dünyada hepimiz. Karanlığa bel bağladık uyku için, en yorgun halimiz bir zincirleme kazaya karışmış ve oradan sağ olarak kurtulmuş tek canlı kişi gibiydi. Sonra o da öldü hastane yolunda, para kazanmak için evinden çıktıktan sonra yutkunduğu ve nefes alamadığı düşleri vardı ensesinde biriken, böbreği iltihaplıydı ve siniri alınmış bir etten farksızdı dili ve kemiği. Maziden geçen bir minibüs hattına üye olmuştu yalnızlıkla ve yanlışlıkla, her yağmur yağdığında ortaya çıkan o şarkı diline pelesenk olmuşu. (Kendisiyle aynı isimi taşıyan ve bu ağaçtan elde edilen yapışkan bir reçine türüdür pelesenk. ) Rahimden rahmana uzanan bir yoldu bu, neşe huzur ve ardı sıra endişe dağları onun gözünü korkutmaya yetmezdi, kendi halinde ve yolundayken bile sonlanmasını bekleyen herkesten farklıydı, kelimeleri sustu ve anlamlarını savurdu ve sanırım son denilen şeyde onu böyle buldu.

www. What Women Want

   Dedikodu ve gıybet bir kadının en büyük düşmanıdır, bundan uzak duran ve dedikoduyu anlamsız bulan bir çok kadını tebrik ediyorum, sizler hem cinslerinizden ayrı ve belli ki doğru yoldasınız. Bir kadının çenesi iki tona kadar gıybet basabilir, bu çene yapısı doğada gördüğümüz timsah ve bir köpekbalığından başka hiç bir canlıda bulunmaz. Tehlikeli sonuçları olduğu gibi ölümcül etkileride vardır, bir dedikodu yüzünden başlayan bazı kavgalar arkadaşlar hatta aileler arasında şiddet ve ölümle bitebilir. Bir kadının gerçekte en tehlikeli yanı manipülasyondur, küçük bir kız çocuğuyken başladığını gözlemdiğim hareketleri vardır, etkileme, yön verme ve fikir değiştirmedeki başarıları onlar büyüyünce de katlanarak devam eder. Bir şeyi olduğundan büyük veya küçük gösterebilirler, geniş ya da dar yapabilirler, size hata yaptığınızı düşündürüp yavaşça kendi istedikleri yola sokabilirler, artık tüm dünya insanlarının bir kadının keskin zekası üzerinden hareket ettiğini düşünmek yanlış değildir. Kadın önemli bir varlıktır, onun dünya ve hayatımızdaki yeri eğer büyük bir kavga veya tartışma yaşamadıysak bile, yine de çok değerlidir.

Get out

  Gittiğimi anlaması epey uzun sürdü, öyle bir hali vardı ki yüzünün onu tanıyanlar o gün sokağa makyajsız çıktı sanır. Delirdiğimi düşünmeme sebep olan sancı sen ne akıllısın öyle her tuzağın sağlam ve örülü, hem geçmiş hemde gelecekle. Akışındaki hayatla ilgili süregelen bayat fikirlerim oldu, bildiğim ve unuttuğum umutlarıma dair herşey şimdi masamda, bu gün bir daire dört beş milyon değerinde, İstanbul’un kendi içindeki göç haritası yeniden şekillendi bu hükümetin elinde, tabi ki biz türkler dışarı yabancılar içeri şeklinde. . .

Lüks

  Sana doğruyu söyleyeceğim ama bu sefer ilk söylediğim kadar gerçek gelmeyecek kulaklarına. Ben aslında merkezden uzaklaşarak çok değiştim, huysuz ve rahatsız edici bir koltuktaki rodeo’yu henüz kazanamamış olsam da, yine de güzel derecelerim var sevdaya dair. Bir umudun nasıl yıkılması gerektiğini çözerken, bir diğerinden edindiğim her türlü yanlış hafızayı kaybediyorum bu gerçeklikte usul usul. Kediler köpekler gibi havlar olmuş bu dünyada, herkes ve her şey bir yerden sonra taklit ediliyor, boğazımdaki o geçmeyen gıcık sürekli hasta olduğumun bir işareti ve ben işaretleri okumayı seven biri olarak, bunu kahırsız atlatamam gibi geliyor dinginlikteki sularda. Tahammülüm sabrın göktaşına çarparsa dağılır ve yanar, inanın her zerre toza dönüşmeden önce sessizce yaşıyordu hayalleriyle bizim aramızda. Kendimizi bir atlatırsak ve bir de güzel kandırırsak neden mutlu olmayalım ki, bu bir lüks değil bir standart olmalı akıl raflarında, belki de dilin altına sıkışmış bir özür veya bir eski öğüt, bizim olmayanlar bizsiz daha rahat evrenin kucağında.

Sayaç

  Geldik ve gidiyoruz. Yıllar aklımıza meydan okuyan sinsi bir düşmandan farksızdı, aylar ise yaşlandıktan sonra vücudumuza doğru fırlatılmış bir el bombası etkisi gösterdi yaşanılan tüm eylemlerde, kimseye bir şey söylemediğimiz sürece onlar zaten bizim yaralı olduğumuzu anlamazdı. Kalbe ve nefese bağlı bir örgütlenme yaşadık zihnimizin içinde, hepimizin göğüs kafesi bir sayaç makinesi ömür denilen bu zaman biriminde.  

Kraliçe

  Dümdüz işine bakacaksın, temelsiz bir yanlış tüm doğruları ezberden siler. Bazı insanların kafası bir sineğin motifiyle bezenmiş gibi sağlıksız ve yeri geldiğinde çokça tehditkâr. İnsanlara güvenecek kadar dürüst veya inanacak kadar aptal olmayın. Katmanlarınızı daha net görürseniz fikirlerinizi daha iyi parlatabilirsiniz bu oyunda. Çünkü inanın hepsi safsaklıyor ve yargılıyor siz arkanızı döndüğünüz anda sizi kafasında. Aklınızın ve hayatınızın değerinizden hiç bir şey kaybetmezsiniz paralı birinin karşısında, çok paraları olupta içi kupkuru olanları şimdiye kadar çok gördüm ve vicdanları pazarcının terazide yaptığı hile gibi hem günahta hemde yanlışlarda. Doğru : milyarlarca ışık yılı uzakta olsa bile temiz ve bulutsuz bir gecede görünen andromeda galaksisi gibidir. Doğru şartlar sağlandığında doğru insanlara dünya bir kez daha yaşanacak ve umut beslenecek bir yer haline gelir. Eylül ayı sonlarına doğru çıplak gözle görülebilecek olan andromeda gökadası’nı gökyüzünde bulmak için kraliçe takımyıldızını kullanabilirsiniz. Şimdi bir kahve alıp dünyayı beş dakikalığına da olsa geride bırakma zamanı.

Sorgu

   Henüz geçerli bir gerekçesi yok bu yalnızlığı anlamlı kılmak için, başıboş gezen bir sokak köpeği sürüsü gibi, gece aniden karşına çıkınca yarattığı tehlike büyük bazı insanlar için. Deneyimlerimiz sofradaki tuz, sabahları şeker, öğlene doğru hafif öz sulu kıytırık bir yemekten farksız, demek ki bizim ağzımızın tadı yok uzun zamandır. Vapurdaki simitten pahalı olan yolculuk paraları, kanatları olanlara yola para vermeyenlere imrenir olduk artık. Çivi gibi soğuk havada kahvemin peşinden giderken soğudum bir kez daha hayattan, nefsime yakıştırdıklarım birer sönümeyici ruhuma, artık neyin iyi geldiğini ve neyin beni bana ayıp ettiğini çok iyi biliyorum. Sistem sisten farksız bir avuç içi insan için, fakirlik bir film posterinde yakaladığım alaycı bakış, başroldeki kötü bize ders bize imtihan için buradaymış diyorlar ya bunlar hep fasa fiso geliyor bana, fasondur tüm eski hikayeler, her inanışta olur öyle şeyler onlara pek güvenmemek lazım. Esas günümüzün gerçeğini öğrenmemek ayıp ve kayıptır insana, gönlümüzü titretecek yanları pek bulunmadığı için inanmayı pek sevmem ve seçmem, bence her gerçekçilik gibi bu da sorgulanmalı.